October 21, 2014

Yalnızlık mı?

Sanki Yalnızlığın da acaip bi' teni var. Ona dokunarak geçen her şeyi hiss edebiliyor, hatta ruhların karakterini belirleyecek kadar hassastır. Ama bağımlılıklardan arınmış bir tendir Yalnızlık. Öyle bir gözükmez, zarif ve gururlu tendir ki Yalnızlık, kimse artık onun sahibine zarar veremez. Kimse ona ve sahibine sahiplenemez. Genç bir ruhun yaşlılığı, yaşlı bir ruhun yekunudur Yalnızlık. Yalnızlıktan şikayet eden kişilere asla ve asla anlayış gösteremem. Çünkü derinleri bırakıp sahilden bağırıyorlar "yüzme öğrenmek istiyoruz" diye. Olmaz ki, olmaz...Boğulduğunu hissederek yaşam için çarpışmak ve yüzmeği de alacağın nefes için vasıta etmektir Yalnızlığın kapıları arkasında gizletilen. Bu sırrı sahilde bağırarak öğrenmek mümkün değil. Olmaz... Mümkün değil...
Sevmediği şeylerle, mesela hiç dinlemediği şarkılarla dibe vurar insan. Kendini global zanneder, ama yalnız. Hani gezegenimiz  hepimizi içine almış, ama kendi eşsizliğini korumuş ya, ben de öyle hissediyorum kendimi. Unikal. Sanki her yerdeyim, her kesle ve her anıda varım, ama hiç bir yerde, hiç kimseyle, hiç bir anıyı paylaşmamış gibi hissediyorum. Unikal... 

Devamı olacak... Mutlaka... Belki bir gün sen de okursun.

No comments:

Post a Comment